Türkiye’de son yirmi yıllık süreç içinde derin devletin işlediği ve çoğu da henüz aydınlatılmamış cinayetlerin mahkeme süreçlerinde avukatlık yapan Avukat Erdal Doğan, sosyal medya ve basın üzerinden yaptığı açıklamada fiziki bir tehdit ile karşı karşıya olduğunu ve can güvenliği sorunu yaşadığını açıkladı. Hrant Dink davası, Malatya Zirve Kitabevi’nde işlenen üç cinayet davalarının avukatlığını yaparken onlarca kez sözlü ve yazılı tehditlerle karşılaşmıştır. Son yaşadığı somut tehditten sonra, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na durum hakkında bilgi vermiş ve koruma talebinde bulunmuştur. Erdal Doğan yirmi yıldır İstanbul Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık yapmaktadır. Bütün bu tehditler ve can güvenliği endişesi ile mesleğini yapamayacak ve normal yaşam koşullarını sürdüremeyecek duruma gelmiştir.
Avukat Erdal Doğan, azınlık hakları konusunda duyarlı, insan hakları savunucusu bir hukukçu. 1937-38 Soykırımı’nda Dersim’de işlenen insanlığa karşı suçlar hakkında hukukçu olarak çalışmalarda bulunmuştur. Son dönemlerde bürosunun bulunduğu iş hanının girişindeki danışma görevlisinden, tanımadığı iki şüpheli şahsın, kendisi hakkında özel bilgiler sorduklarını ve bu tanımadığı kişilerin devletin paramiliter kadroları olduklarını söylemektedir.
Türkiye’de binlerce aydın yazar, akademisyen, gazeteci, sanatçı, politikacı ve avukat tehdit edilmekte, haklarında davalar açılmakta ve tutuklanmaktadır. Her geçen gün otoriterleşen iktidar aygıtları, demokratik hak ve özgürlükleri rafa kaldıran bir rejim haline gelmiştir. Bir korku toplumu yaratmak için devlet her türlü terör ve baskı yöntemlerini kullanmaktadır ve çok rahatlıkla insanların yaşam haklarını ortadan kaldırmaktadır.
Bu nedenlerden dolayı, bizler de Avukat Erdal Doğan’ın içinde bulunduğu bu durumdan kaygı duymaktayız. Onun can güvenliğinin sağlanması ve kişisel hak ve özgürlüklerin kullanması önündeki engellerin kaldırılması ve mesleğini yapabilmenin olağan koşullarının sağlanması gerekmektedir.
Bizler, Erdal Doğan’ın karşı karşıya bulunduğu bu durumdan dolayı ve onun can güvenliğini tehdit eden bu zorlu hayat koşullarından çıkması ve mesleğini yapabilmesi için ilgili Uluslararası İnsan Hakları Kuruluşlarını, parlamentoları, basın ve yayın kuruluşlarını, baroları ve kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz.
12 Ocak 2019
Dersim Kongresi Meclisi – Yürütme Kurulu