15 Kasım 1937 de Elazığ Buğday Meydan’ında asılan Seyit Rıza, Usenê Seydi, Aliyê Mırzê Sıli, Fındıq Ağa, Usenê Seyd Rızay, Ali Ağa, Hesenê İvraimê Qızi anısına Desim tarihi ve tarihi sürecle ilgili bir sunum düşünmüştük. Ben 1937 öncesini, H. Dursun ise 1937 ve sonrasını anlatacaktı. Olaylar tersinden geliştigi için bu sunumu yapamadık.
Bu ara yapmış olduğum araştırmalarda elde etmiş olduğum bazı bilgilerin, tartışmaya açık olmak kaydıyla, kendime saklamakla doğru olmuyacağını düşündügüm için, almış olduğum notları, kısacada olsa sizlerle paylaşmak istedim.
Bugünkü yazımda sizlerle Desim‘in tarihi sürecte almış olduğu isimlerini paylasacağım. Elde ettiğim veriler sonucu, bu corafyada hemem hemen tüm uygarlıklar gelmiş ve belli izler bırakmışlardır. Bu izler Sümer uygarlığına kadar uzanmaktadır. Bu süreç içinde hemen hemen her uygarlık bu bölgeye kendine uygun sekilde bir isim takmıştır. Ben bu çalışmada öğrendigim isimleri hem düsündürücü hem de ileriye yönelik daha çok araştırmak ve okumak sorumluluğuna kapıldım. Belki tekrarlamakta yarar olacaktır: Bu yazıda yorum ve düsüncelerimi değil, sadece tarihi sürecte bu bölgede olan biteni yalın haliyle ortaya koymak istedim.
Daiaini yörenin bilinen en eski adlarında olduğunu söyler.( F. Schrader Atlas de geographie Historique, Paris 1898)
Daranalis yüzyıllarca kullandığı anlasılmaktadır der ( Prof. Dr. W.M Ramsay. Anadolunun Tarihi Coğrafyası)
Derxene (Derksen) Tercan ilcesinide kapsayan bir kantonnun ismi olarak karsımıza çıkmaktadır. Hatta Strabonun (Coğrafya) sındaki bir dipnotolarak Tercanın ismi olarak vurgulanır. ( Geographi de Strabon C 2 Paris 1873)
Daranalis, adı bazı kaynaklarda Daranisse, olarak gecer. (Joseph Sandalgian Histojre documentair de I Armenie 1917)
Kimi yerli haritalarda göre (Daranalis) altına onun bir varyantı olarak (Daranalik) adıda eklenir. (Dr. Hüseyin dağtekin Genel tarih Atlası hrt. 38)
İ.Ö 400 yılına kadar Pers kralı Dara’ya karşı isyanlar sürer. Dara Dersim bölgesinide feth eder. Tuncelinin Daranalis adıyla anılması, Dara ile iliskili olabilir. ( Bilal Aksoy Tarihsel degişim sürecinde Tunceli sh.69)
Hattiler döneminde ( M.Ö III. bin) bu bölgeye İsuwa (Asuwa) olarak adlandırılar
Hititler ise Zuhma derler.
Asurlar ( M.Ö II binyılında) Kısmi Elazığ bölgesini içine alan , Dersim bölgesine Sophene derler. „Bir Asur bilimci olan Prof. Bedrich Hrozny bu dilin Hind-Avrupa dili olduğunu…. Hititçe’den eskiye dayandığını….Hind-Avrupa kökenli başka bir dilin Luwice’nin varlığı bilinmektedir. Anadoluda başta Hititler olmak üzere bir çok kavmi etkiliyen Luwilerin İ.Ö III bin yılında bu topraklarda yasadığını…‘‘ (Bilge Umar Türkiye Halkının ilk Çağ tarihi c 1 sh 38)
Urartular( M.Ö 900-600 yy) Dersim ve Elazığ yörelerine Supani diyorlar. Palin kalesi Urartular döneminden kalmaktadır. Bu kaleye Selcuklar Bağım derler. Bizanslılar Bagin (Baghin) olarak değiştirirler. Urartu Kralları bu bölgeye de EN.NAM adını vererek Valiler atamıştır. (Oktay Belli Urartular A.U C 1. sh. 145. 156. 185.)
Partheniya Bu isim ise Dersim’de çok uzun yıllar yaşatıldı. Hepahisto, Hezidos, Homeros, Herodot, Strabon, Dersim’i Parteniya olarak dinlendirmişlerdir. ( Turabi Saltuk Zaman döngüsünde Dersim sh.22)
Eski çağlardan beri farklı kavin ve boyların istilalarına uğrayan Tunceli hevalisi VIII yy da adından söz ettiren Mamikon boyunun etkiligindeydi. Tuncelinin eski adlarından biri olup, halk arasında halen kullanılan ‚‘Mameki‘ adının ‚Mamikon‘ ya da ‚‘Mamikonyan’lılar ile iliski oldukları sanılmaktadır. (Bilal Aksoy a.e sh.107)
Dersim isminin Derksen ( Der xene) isimleriyle ilişkili olduğu düşünülmektedir. Fars kültüründen etkilenerek Dersim’e dönüsüldügü düsünülmektedir.
Osmanlı verileri incelendiginde Dirsimli, (Dirsimlü) Disim, Disimli, (Disimlü) adlandırılmasına rastlanmaktadır. (Dersiam)
Arthur Ungnad’a göre Tunceli ve cevresi İ.Ö 2200 lerde Subartu’lar Ülkesiydi. Murat Nehrin en eski adıda Subartulardan kalmadır der.
Kalan etimolojik kökeni ‚ <<kal>> farscadaki çoğul eki ‚ <<an>> eklenmektedir. Birileri bunun Moğolların çin dilinde aldıklarını söylese bile bu yinede dil birligini sağlamıyor.
Kal <<gal>> veya <<Khal>> Sümercede Kuvetli anlamı, Dersim bölgesinde ise yaşlı İnsanlar için kulanılmaktadır.
<<Kalu>> Sümerce sözü dinlenen yaşlı insanlar için kulanılır.
Ve Tunceli herkesin bildigi bir isim << Tunc- eli>> iki kelimeden oluşur. Sizlerin üstünde her zaman Tunc elim vardır manasını tasır.
Asıl önemli olan, tarihi sürecte bütün tarihi uygarlıkların istılasına uğramış, en çokta Pers Kültür hegomanyası altında kalmış, kültürel olarak kendini halen Anadolu topraklarından, has özeliklerini korumuş. Katliamlar, zulümler ve yenilgilere rağmen tekrardan ve tekrardan ayağa kalkıp kendi farkındalığı üzerinden yol yürümesi, kendi iç dinmiklerinden veya tutculuğundan fazla başka bir seyim olması gerekir. Burada dikkatle incelenmesi gereken konu, bu toplumum, nasıl oluyor ki,kendi öz ekseninde halen varlığını sürdürüyor olmasıdır. Bu sadece inanc eksenli ve toplumsal dinamiklerin homojenligi üzerinden ifade edilemiyecegi nin, daha degişik etkenlerin var olması gerektiği düşüncesindeyim.
30.11.18