“Dersim Meclis Girişimi” adı altında kamuoyuna, Ocak 2016 tarhinde 5 kişinin imzasıyla ilk çağrı bildirisi yayınlanmıştı. Bu bildirinin ana teması Dersimliler arasında var olan ve uzun bir zamana yayılan bir ayrışma ve kamplaşmanın yol açtığı parçalanmaya ve dağılmaya bir son vermek, sorunlarımızı birlikte, bir “cemat” edebiyle konuşmak ve çözüm yolları bulma amaçlıydı.
Bu dostların sesine kulak veren, hedefledikleri amaçları arzulayan Dersimli duyarlı bir kesim, çağrıya cevap verdi ve meclisin oluşturulmasının ilk adımı Şubat 2016’da yapılan Zwingenberg toplantısıyla karara bağlandı. O çağrı başlangıç itibarıyla bir girişim niteliğindeydi. Sonun ne olacağı, nereye varacağı hiç kimse tarafından tam olarak bilinmiyordu. Meclis oluşumunun tartışıldığı ilk günden itibaren karşı çıkanlar olduğu gibi, tereddüt edenler, çekimser davrananlar, bekleyip görmek isteyenler de vardı. Ama bunların yanı sıra, o atılan ilk adımdan itibaren tereddütsüz destekleyen ve sahiplenenlerin sayısı da az değildi. Desteğini veren tek tek bireyler, aydınlar, tanınmış şahsiyetler olduğu gibi, Meclis girişimini ve çalışmalarını açıktan destekleyen Dersimli kurumlarımız da oldu elbett. Eğer Dersim Meclisi bugüne geldiyse ve bundan sonra da varlığını güçlenerek sürdürecekse, bunu en başta o kurum ve bileşenlerine borçlu olduğunu açıkca ilan etmekten bir sakınca görmememiz gerekiyor.
Meclis’in oluşturulmasında kamuoyunda belli siyasi kimlik ve fikirleriyle bilinen (Dersimci, Zazacı, Alevici, Solcu, Sosyalist veya Kürtcü, Ermenici vs.), bu yönde düşünce ve anlayış sahibi kişilerin bulunması gayet doğaldır. Nihayetinde Meclis’in amacı da siyasi farklılıklarına rağmen Dersimlileri buluşturmaktır. Fakat Dersim Meclisi hiç bir siyasi partinin, akımın, örgütün, kurumun veya çevrenin güdümünde, ya da onların yönlendirdiği bir yapı değildir ve olmayacaktır. Aynı zamanda onlara alternatif bir yapı da değildir ve öyle de olmayacaktır. Dersim Meclisi tüm kurumlara eşit mesefade duran, Dersim’e dair en küçük olumlu çabayı ve emeği önemseyen, değer veren, sahiplenen bir duruş sergileyecek, olumlu çabaları teşvik edecek, olanakları dahilinde destek olacak ve tüm bu emeklerin toplumsal değer olarak ortaklaştırılması için çaba harcıyacaktır. Dersimli kurumlar ve Dersimi çalışmalar açısından taraf tutan, kayırmacı davranan bir tutum içine girmeyecek; Dersim’e dair olumlu tüm çabaları Dersim toplumuna katkı sunduğu müddetçe tüm mecralarda ortaklaştırmayı hedefleyecektir.
Ayrıca şunu da vurgulayalım; Dersim Meclisi bu oluşmların bileşenlerinden oluşacak bir çatı örgütü veya siyasi bir parti işlevi görecek bir yapı da değildir.
O halde Dersim Meclisi nedir?
Cumhuriyet’in ilk kuruluş yıllarında, Dersim’in önde gelen bazı aşiret önder ve liderlerinin oluşturmaya çalıştığı bir takım girişimleri saymazsak. Dersim toplumu son yüz yıldır hiç bir zaman, kendi adına hareket edecek ve kendi toplumsal çıkarlarını önde tutacak, söz, yetki ve karar sahibi olan bir temsiliyet gücüne sahip olmadı veya olamadı. O günden bugüne, Dersimliler hep başkaları için var olan, ama kendileri için bir varlık gösteremeyen bir toplum oldu. Bunun bir çok sebebi vardır. Ama en büyük sebebi Dersimlilerin aşiretcilik, ezbetcilik, kabilecilik, örgütcülük, particilik vs. adına birbirlerine düşman bir hale getirilmiş ve birbirleriyle sürekli didişen, kavga eden bir topluma dönüştürülmüş olmalarıdır. Dersim Meclisi, en başta buna bir son vermeyi amaçlamaktadır. Peki bunu nasıl başaracak, yüz yıldır birbiriyle didişen ve birbiriyle kavgalı olan bir toplum, tekrar yeniden nasıl barışık bir hale getirilecek? Dersim Meclisi’nin belkide en büyük sorunu budur.
İhtiyaç, amaç ve araç:
Yeryüzünde insanlık var olalı beri, insanoğlu sahip olduğu bütün araçları yaşadığı kişisel, toplumsal ve yaşamsal ihitiyaçlarından hareketle var edip sahiplenmiştir. Elinde kullandığı taştan tutun da, ayağına taktığı çarığa kadar; başını soktuğu kulübeden tutun da, içinde yaşadığı saraya kadar; ormanda avlanmak için oluşturduğu küçük avcı çetelerden tutun da, modern dünyada yüzbinleri bulan ordu gücüne kadar; küçük bir köy meclisinden tutun da, uluslarası yetkiye sahip kurumlara, örgütlere, devletlere kadar…
Bütün bu araçları var eden insanoğlu, araçtan önce ihityacını tespit etmiş, sonra ihitiyacına denk düşecek amacını belirlemiş, ardısıra da onu gerçekleştirecek aracını oluşturmuştur.
Bugünkü Dersim toplumunun ihitiyacı, talepleri ve amacı nedir ?
- Dersim toplumunun bir kimlik talebi vardır, bu talebin komşu halklar ve topluluklarca kabule ihtiyacı vardır. Ortalama son 500 yıldır Dersimliler bu kimliğinden dolayı etraf topluluklar ve halklar tarafından eziyet görmüş, canlarından olmuş, yok edilmişlerdir. Onların kimlikleriyle yaşama ihitiyacı ve sorunu vardır.
- Dersim toplumunun kendi arasında iletişimini sağladığı, acısını, derdini, sevgisini, öfkesini her türlü duygu ve düşüncesini ifade ettiği bir dili vardır. Bu dilin yine komşu halklar ve topluluklar tarafından kabullenilmemesi, yok sayılması, inkar edilmesi sorunu vardır. Dersim halkının her halk gibi kendi dilini konuşma, öğrenme ve öğretme hakkı vardır.
- Dersim toplumunun asırlardır yaşadığı ve yaşatmaya çalıştığı bir inanç biçimi vardır. Bu inancın yine komşu halklar ve inanç toplulukları tarafından baskıya uğraması, hor görülmesi ve tanınmaması sorunu vardır. Dersim toplumu ve halkı kendi inandığı biçimiyle, inancıyla birlikte yaşama talebi ve hakkı vardır.
- Dersim toplumu binlerce yıldır üzerinde yaşadığı topraklara el konulması, doğduğu ve var olduğu mekandan koparılması, yaşam alanının daraltılması, yerinden yurdundan edilmesi, başka diyarlara göç ettrilmesi, sürülmesi, kaybedilmesi sorunu vardır. Dersim halkının her halk gibi doğduğu toprağına, suyuna, ağacına, dağına, yurduna sahip çıkma hakkı vardır. Tehdit edilmeden, can güvenliği tehlikeye girmeden, vatanında özgürce yaşama hakkı vardır.
Dersim halkının kutsal gördüğü mekanlarının, değer verdiği Munzur Suyu’nun barajlar ile boğulması, doğasının ekolojik dengesinin bozulması, barajlar ve HES’lerle kuraklık tehlikesi ile baş başa bırakılma sorunu vardır. Dersim halkının Dersim’in insansızlaştırılmasına, baraj ve HES”lere karşı durma, doğasını koruma hakkı vardır. - Dersim toplumunun sorunlarını, taleplerini, amaçlarını dile getirecek, onları günümüz dünyasında, diğer halkların nezdinde temsil edecek, onların varlığını kabul ettirecek politik ve örgütsel temsiliyet sorunu vardır. Dersim halkının da her halk gibi bağamsız ve özgürce kendi temsiliyetine kavuşma hakkı vardır.
Bunlar Dersim toplumunun en acil ve en önemli sorunları ve talepleridir. Dersim Meclisi, bu ihitiyaç ve talepler etrafında örgütlenen, bu ihitiyaç ve talepleri dile getirmek için oluşturulan, bütün kurum, kuruluş, örgüt, yapı ve şahsiyetlerle birlikte çalışmayı amaç edinmiştir. Bu amaçlar doğrultusunda yürütlen çalışmaları koordine etmeyi, birleştirmeyi, bir merkezde toplamayı, Dersim’in çıkarlarını temel alacak ortak bir akıl yaratıp, toplumsal bir konsensüs oluşturarak, onunla hareket etmeyi amaçlayan bir araca ihtiyaç vardır.
Dersim Meclisi bu aracın ta kendisi olacaktır.
8 Mart 2017
Dersim Meclisi-Avrupa – Yürütme Kurulu