DERSİM MECLİSİ
KÜLTÜR-EDEBİYAT-SANAT-FELSEFE AVRUPA KOMİSYONU
Rae Xaq-Raâ Xızıri ya da Kızılbaş Yol felsefesini özellikle son bin yıl içinde (son yüzyıl en önemli dönemdir) ciddi şekilde erozyona uğrattık. Yine bu felsefe, çağının kamilini (Haq dilini-kelamını) Hakk sözcüsü olarak kabul eder ve bu sözcü çağın diliyle konuşur. Tıpkı çam ağacı gibidir, kendini budayıp kendine yem ettikçe yeni dalların filizlenmesini sağlar, zamana ayak uydurur. Bu uyumun tek kuralı, “Bilime yani çerağ (ışık) olarak kabul edilen bilime sırtını dönmemekten” oluşur. Bu nedenle, Kızılbaşlar asıllarını kaybetmeden, bulundukları koşullara saygı duyarlar. Bu saygı duruş, biat-teslimiyet-itaat şeklinde olmayıp, aslını koruyarak saygı duyuş prensibiyle varoluşunu sürer. Kısacası, harf, yazı, işaret gibi maddesel görüntüler kaptan ibaret olup, aslolan mana dediğimiz iç duygudur. Yani; sözün tınısı,
rengi, duygusu, niyeti, batın içeriğidir. Bu nedenle, yazılı anlatıma pek güvenmemiştir, insan sıfatını yazılı tek kaynak olarak kabul etmiştir. (Duygu, düşünce, içsel dışavurum-tanrı sıfatı) Aynı zamanda yazılı anlatım, gelişme önünde engeldir, dogmacı ve Ortodoks bir yapıya sahiptir. Muhafazakar ve itaatci düşünceyle kazık çakar zamana. Yani, Kızılbaşlık ile diğer inançlar arasında en büyük fark burada yatar. Biri, inanç için aklını rehin verirken, diğeri inançtan akla sıçrarken, inancı ipotek olarak vererek bilimi ve felsefeyi, evrensel bütünlük ve barışı önceler.
Soru şu; Yazılı kaynak olmadığına göre, katmanlaşmış sel altındaki öze nasıl ulaşacağız. Bunun için yapılacak tek şey, yine Kızılbaş felsefesine sarılarak, zamanın esnekliği ile oynamaktır. Yani zamanı ileri ve geriye doğru sarma metotlarını yeniden tanımaktır. Bizde, zamanın verilerinden hareketle geçmişe doğru giderek, özü yeniden bulmaya çalışacağız, bunu yaparken ise evrensel yasalara ve gerçekliklere sırt dönmeyeceğiz, zamanın Hakk sesi olacağız.
Biat etmekten kaçınan, kırklar meclisinde Peygamberliği, kitabı, çokluğu, ırkçılığı, ümmetçiliği, evrensel çokluğu ret eden yapı, sistem tarafından birkaç şekilde yok edilmeye çalışıldı. İçteki kurtçuklar ve dışarıdaki balta darbeleri ile zedelenen bu yapı, hastalanmıştır. Entelektüel birikimi olan, aydın-sanatçı-kültür ve düşünsel insanlar bir araya gelerek bu hastaya şifa vermek zorundadır. Bunu, ne benim için, ne de şu anki insanlar için değil, gelecek nesiller ve evrensel barış için yapmak zorundadır. Aşağıda maddeler halinde ifade edilen konularda acilen çalışmalara başlamak zorunda olan aydınlar;
1-Edebi eserler,
2-Tarihsel eserler, verilen, bilimsel incelemelerin tasnifi, ayıklanması, gün yüzüne gerçeğin çıkarılması,
3-Folklorik yapılar. ( Bir coğrafyada yaşayan halkın kültür ürünlerini, sözlü edebiyatını, geleneklerini, törelerini, inançlarını, mutfağını, müziğini, oyunlarını, halk hekimliğini inceleyerek; bunların birbirleriyle ilişkilerini belirten, kaynak, evrim, yayılım, değişim, etkileşim vb. sorunlarını çözmeye, sonuç, kural, kuram ve yasaları bulmaya çalışan bilim dalı, folklor, halkiyat.)
4-Kilim, halı, taş oymacılığı, ahşap işçiliği gibi el sanatlarının, sembollerini, renklerini, renklerin bağıntılarını ve duygusal anlatımını, batın içeriğini inceleyen kişiler…
5-Klamlar, duazimamlar, deyişler, ağıtlar, türküler, masallar, ninniler, tekerlemeler vs incelenmesi, ayıklanması, eksikliklerin tamamlanması ve geçmişe yolculuk.
6-Müzik aletleri, yapımı, icrası, sözler ile ritim arasındaki duygusal, renksel, titreşimsel bağ…
7-Geçmişten günümüze gelen sözsel ve yazımsal (az da olsa) mitoloji, felsefe, toplumsal örgüler üzerinde yapılacak çalışmalar…
8-Yerel kıyafetler, kıyafet renkleri, kesimi, motifleri ile yaşam arasındaki, kültürel bağları irdeleme, örneklendirme, yapılandırma, ayıklama..
9-Şifalı bitkiler, hastalıklar hakkında yapılan çalışmalar, coğrafyada yetişen endemik bitkilerin sağlık üzerindeki etkileşimi, tarımsal ürünler ve orjin tohumlama çalışmaları..
10-Ay takviminin kullanımı, insanlar ve coğrafya üzerindeki etkisi, bu etki sonucu üretim-hasat-tüketim kültürünü inceleme..
11-Ruhsal tedavilerde uygulanan, enerji-sağılım-maddeler ilişkisi (tase neweşiye gibi) iksirler, doğal madenlerin kullanımı ve etkilerini araştırma…
12-Felsefi olarak ritüellerin ruhani ve maddesel nedenleri, etkileri, sonuçları, toplumsal bağ üzerindeki iz düşümü…
13-Yemek kültürü, sofra paylaşımı, öncelikler ve bunların altında yatan neden-sonuç ve yapılanma üzerindeki etkileri…
14-Coğrafik yapı, yerleşimler, mezar türevleri, semboller, topografik çalışmalar, iklim ve insan ilişkisi, iklimsel ve coğrafyasal şekillenme, göç var ise göç yolları, sınırlar vs
15-Jar u Diyar coğrafyasında, Jiarların gerçek hikayesi, hikaye içine gizlenen bilgiler, ocakların özellikleri ve birbirleri ile olan ilişkileri, ruhani derinlikleri, ezoterik bilgileri…
Yukarıda yazılan maddeler dışında elbette eklenecek maddeler vardır. Ehli ve araştırmacısı elinde yeniden şekillenecek kültürel-sanat-edebiyat-folklorik birikimler, bilimsel kurullar tarafından masaya yatırılacak ve titizlikle incelenerek zaman-yapılanma-oluşum üzerinde bilimsel gerçekliğe uygun yapılanmalara doğru yol alacaktır.
Bu anlamda, Avrupa Dersim Meclisi Kültür-Edebiyat-Sanat komisyonu içinde duyarlı olan her Dersimli’nin yer almasını bekliyoruz. Kural şu; Dersimin sofrasından yemek yerken, başkasının adına kılıç sallamamak! Kaybolan bu kültürün Endemik yapısına sahip çıkarken, bu felsefeyi geleceğe taşımak için mücadele vermek. Evrensel bütünlüğe, barışa, sevgiye, hümanist ve doğacı yapısına katkı sağlamak, evrensel güzelliğe bir katkıdır aynı zamanda.
Uluslar arası örgütler, parlamentolar, sanat çevreleri ile iletişim içinde olup, çalışmaları Uluslar arası arenaya taşıyacak kolektif çalışma-akıl ile bütünleşecek; Ressam, Şair, Fotoğrafçı, Araştırmacı, Yazar, Görsel ve işitsel sanat insanları, Müzisyenler, el sanatları sanatçıları vs tüm aydın-akademisyen-entelektüel birikimi olan sanatçılara çağrıdır
Bu yapılanmada yetkin ve sorumluluklarını kolektif ruh ile birleştirecek aydınları aramızda görmek hepimize Dersime güç verirken -kendisiyle yeniden tanışmasını sağlayacak, savruluşu engelleyecektir.
DERSİM MECLİSİ KÜLTÜR-EDEBİYAT-SANAT-FELSEFE AVRUPA KOMİSYONU
