Dersim Meclis Girişimi Yürütme Kurulu olarak kamuoyuna bu açıklamayı yapmayı gerekli buluyoruz.
Bilindiği gibi 19-21 Şubat 2016 tarihleri arasında Almanya’nın Zwingenberg kasabasında Dersim Meclis Girişimi ilk toplantısını gerçekleştirmiş ve önümüzdeki toplantıya kadar faaliyet yürütecek bir Koordinasyon Komitesi, bir Yürütme Komitesi ve bir de Sekretarya oluşturmuştu.
O günden bugüne Dersim Meclis Girişiminin faaliyetleri ve örgütlenmesine yönelik olarak ve ilerde oluşacak bir Meclis’in yapısına ilişkin önemli tartışmalar olmuş ve olmaya devam ediyor. Bu tartışmaları Meclis Girişiminin resmi Facebook sayfasında kamuoyu ile paylaşıyoruz.
“Gideceği limanı bilmeyene, hiç bir rüzgardan hayır gelmez”. Montaigne)
Şunu başından söylemek gerekir:
Dersim Meclis Girişimi Dersim’in içinde bulunduğu durumdan kaynaklanan acil ihtiyaçların bir ürünü olarak doğmuştur. Dersim tarihsel, kültürel, sosyal, inançsal ve coğrafik olarak ciddi tehlikelerlen karşı karşıyadır. Dersim tam bir varlık ve yokluk darboğazındadır. Bunun farkında olanlar ve olmayanlar var. Dersim Meclis Girişimi girişimcileri olarak bu farkındalık bilinci ile bu çalışmayı başlattık.
Dersim’de ciddi bir temsiliyet boşluğu ve arayışı söz konusudur. Görünen o ki, Dersim’de Dersimi olmayan, tarihsel ve kültürel bir yabancılaşma; Dersim’i felsefe ile bağı olmayan kültürel bir yozlaşma ve savrulma söz konusudur. Bu yabancılaşma ve yozlaşma karşısında duran, itiraz eden bir kuruma ihtiyaç vardı ve Meclis Girişimi bu kurumun yaratılması için bir adım attı.
Oluşum, henüz meclis örgütlenmesinin başındadır. Bunun nasıl olması gerektiğine, hangi zemin ve arkaik temeller üzerinde kurulması gerektiğine dair verilmiş bir karar yok. Tersine buna hep birlikte karar vereceğiz. Yalnızca şuna karar verilmiştir: Dersim’in geleceği konusunda Dersimliler’in kendileri karar ve söz hakkına sahip olmalıdırlar. Dersimliler kendi kaderlerini yalnızca kendileri belirleyecektir. Bu ana eksen etrafında ortak bir akıl oluşturmak ana hedefimizdir. Diğer tüm tartışmalar ve yürütülecek faaliyetler bu amaca hizmet etmek durumundadır. Dolayısıyla bu süreçte ciddi bir fikir-alışverişine ihtiyaç olduğunun bilincindeyiz. Dersimlilerin ciddi, olgun ve adabında bir tartışma yürütmeleri için bir ortam veya bir düşünce platformu yaratmak istiyoruz. Bu projenin başarılı olabilmesi için birleştirici, yol açıcı, kapsayıcı ve gönül rahatlığı içinde bir beyin jimnastiğine ihtiyaç vardır.
„Kırılganlığın, çıplaklığın yanında cüppesiz yürümeliyiz. Temellerinin artık önyargı ve yargı değil, alçakgönüllülük ve anlayış olduğu bir dünyayı oluşturmak için yürümeliyiz.” (Susanna Tamaro)
Adeta “zihinsel bir devrim” sürecine girmeliyiz. Bireyin kendine güvendiği, tüm önyargı ve yönlendirmelerden kendisini kurtarabildiği, özgüven ve sorgulayan bir kişilik kazandığı yeni bir süreç başlıyor şimdi. Bunun kolay olamayacağını biliyoruz. Sebatla ve inatla bu “devrimi” gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Her Dersimli bireyin kendisini içinde bulabildiği, kendisini özgürce ve rahatlıkla ifade edebildiği toplumsal bir dayanışma ve birliktelik yaratmak; o toprakların “zereweşiye” kültürü, felesefe ve hümanizması üzerinde şekillenen ve büyüyen bir oluşumu arzu ediyoruz.
Farlılıkların bir arada buluştuğu, düşmanlığın ve şiddetin yer almadığı; ötekileşmenin yaşanmadığı bir Dersim yaratmak, hepimizin kalkış ve varış noktası olmalıdır. Bu bilinç ve yetkinlilkle fikirlerimizin olgunlaşması için kendi aramızda tartışarak bir güç olabilmekten başka bir çabamız ve amacımız yoktur.
Bu duruma itiraz eden dostlarımızın olması doğaldır. Ayrı hedef ve amaç taşıyan Dersimliler’in de olması bir o kadar doğaldır. Önemli olan, saldırgan, çoğulculuğa müdahale edici, ötekileştirici, tekçi ve düşmanlık yaratabilecek bir dil kullanmaktan özenle kaçınmak ve bundan uzak bir duruş sergileyebilmektir.
Devletin ve sistemin Dersim’de uyguladığı politikalar, Dersimdeki politik çevrelerin yanlış politikaları nedeniyle ve Dersimliler’in kendi geleneksel yapılarından kaynaklı oluşmuş sorunlar var.
Dersim Meclisi Girişimi ideolojik bir kurum değildir. Ancak yukarıda belirtiğimiz sorunların çözümünde bir misyon üstlenmek istiyor. Bunun için de farklılıklara karşı hoşgörülü, olabildiği ölçüde “tüm” Dersimliler’i kapsayan, farklılıklarını demokratik bir zeminde müzakere edebilen bir yöntemi esas alarak yürüyecektir.
“Hiçbir şey öfke kadar, insan düşüncesini sapıtamaz.” (Montaigne)
Dersimliler bugün tarihinde göremedikleri kadar çok yönlü ideolojik yönlendirmeler ve saldırılar altındadırlar. Uzunca bir zamandır Dersim gençliği geçmişi ile (tarih-kültür-felsefe-inanç) bağı zayıflamış ve ciddi bir bellek yitimi tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Adeta şiddetsiz düşünemez duruma gelmiştir gençliğimiz. Asimilisyon ve şiddet sarmalında yörüngesi belli olmayan öfkeli bir zihin yaratılmaya ve yaşatılmaya çalışılıyor. Ve Dersim gençliği bu öfkesinin esiri olarak sağlıklı bir zihin sahibi olmaktan adım adım uzaklaşıyor, başka yörüngelere savruluyor. Çocuklarımız bir dostumuzun ifadesiyle “kırk yıldır masal dinleyerek büyümüyor” onlara “kırk yıldır sadece ölmeyi” öğretiyoruz. Çocuklarımızın hayal dünyaları köreliyor, düşün dünyaları parçalanıyor. Oysa toplumumuzun geleceğini kurması için kollektif akıla ihtiyaç vardır Bunu da düşünen, sorgulayan özgür kişilikler yaratabilir.
Kollektif akılla “Zihinsel devrim”e bu nedenle herkesin, özellikle de Dersimlileri’in ihtiyacı var Bu belirlemenin altını kalın çizmek gerekir. Dersimlilerin veya Dersimliler olarak her birimizin kendisinin söz sahibi olduğu, geleceğini kendisinin belirleyeceği bir kuruma acilen ihtiyacı vardır. Tüm önyargı ve yönlerdirmelerden kurtulmadıkça, bireyin özgürleşemeyeceğini biliyoruz. Dersim Meclis Girişimi bu süreci başlatmıştır. Kısacası Dersim Meclis Girişimi çok acil ihtiyaçlardan kaynaklı olarak doğmuştur ve Dersimlilerin karşı karşıya olduğu ihtiyaçların farkındadır.
Bu farkındalık bilincinin yaratılmasından yana olmayan, bazı çevrelerin bu oluşumu engelleme veya boşa çıkarma çabalarının olabileceğini/olduğunu biliyoruz. Ancak biz enerjimizi bu tür anlayışlarla tüketmeyi düşünmüyor, yolumuzu kararlıca yürüyeceğimizin altını çizmek istiyoruz.
Bu nedenle Meclis Girişimin resmi adreslerinden çıkmayan hiçbir fikre ve görüşe itibar edilmemesi gerektiğini tüm dostlarımızın bilmesi gerekir. Meclis Girişimi lehinde veya aleyhinde; destekleyen veya eleştirici yönde görüş berlirten dostlarımızın bu girişimin önünü açan öneri ve dileklerle örtüşen bir dil kullanmalarına dikkat etmelerini rica ediyoruz. Söyleceklerimizi söylemeye devam edeceğiz. Bunu şu an Meclis Girişiminin Facebook sayfası üzerinden ve çok yakında da girişimin resmi web sayfası üzerinden yapmaya devam edeceğiz. Söylemediklerimizi bize mal ederek, üzerinde gürültü koparmaya çalışan çevrelerin, bizi kendi ana tartışmalarımızdan alıkoyma çabalarına prim vermeyecek kadar olgunlaştığımızı düşünüyoruz. Kimseyi dışlamak gibi bir niyetimiz yoktur. Buna hakkımızın olmadığını da biliyoruz. Hep birlikte var olmanın arayışı içindeyiz. Her Dersimlinin düşün dünyası ile zenginleşeceğimize, güçleneceğimize; Dersimin karşı karşıya olduğu sorunların üstesinden ancak bu yolla gelineceğine inanıyoruz.
Kararlaştırılmış, bitmiş veya sonuçlanmış bir kurum veya kararı kılınmış bir model değiliz. Hatta düşündüğümüz tek bir model de yok. Bundan hala çok uzakta olduğumuzun bilinmesinde yarar var. Hiçbir Dersimli dışlandığı, görmemezlikten gelindiği hissine kapılmamalı. Son derece şeffaf ve denetlenebilir bir çalışma sürecinin örneğini yaratacağız Bu girişim ile çalışmak isteyen her Dersimlinin bir yere veya merciye başvurması da gerekmiyor. Emailimize yazabilir, toplantılarımıza katılabilir; Facebook sitemizde görüş belirtebilir, denildiği gibi yakında açılacak web sayfamızda görüş ve önerilerini rahatlıkla iletip yayınlayabilecektir…
Toplumsal tarihimiz, kültür ve dillerimiz, inançlarımız ve doğamız adına ortak akıl oluşturmak için; olduğumuz gibi görüneceğimize, göründüğümüz gibi olacağımıza kimsenin kuşkusu olmasın!…
Dersim Meclis Girişimi Yürütme Komitesi
1 Mayıs 2016